Hakkımda

Fotoğrafım
İşte en gerildiğim soru: "Kimsin lan sen?". ya da, İngilizce'yi yeni öğrenmeye başladığınızda 1. track 1. soru : Explain yourself... şeyy, ben Aslı. ondan çok var.. ozaman Aslı Demir...ondan da çok var. Ama başka ismim de yok. Benden de annemin dediğine göre sadece 1 tane var. Ben 3 yaşımda kavga etmeyi, 6 yaşımda okumayı, 7 yaşımda bisiklete binmeyi, 8 yaşımda boğulmayı öğrendim. Şu ana kadar 6 ev değiştirdim. 13 sene yılmadan Şişli Terakki'de okudum. Terakki Fen Lisesini bitirdim. Şimdi de Koç Endüstri Mühendisliğindeyim. ve evet o 13 seneye ragmen hala hazırlığım. Organizasyon party işlerini falan kovalayan garip biriyim. İnsanlar beni sever. tabi eğer yalan söylemiyorlarsa...

26 Temmuz 2011 Salı

uyumak ya da uyumamak. işte bütün mesele bu...

Uyumak istiyorum anne, bana ninni söylesene...Efendim? Çok mu büyüğüm? Yooo diilim!!! Diilim işte....

Can sıkıcı bir hayat yaşıyorum diyeceğim, korkuyorum. Bencilsin diyecekler, saçmalama sende olan kimsede yok diyecekler, senden daha kötüleri var onları düşün diyecekler...
Eyvallah haklısın belki. Ama peki benden iyileri yok mu? Kıskanç bir insan değilim ama "neden  benim hayatım böyle?" diye sorma hakkım bile mi yok?
Hakkım yok mu? Buna bile mi...?

En iyi kalpli arkadaşımın tesellisi ise hepsinden daha kötü: "seni çok iyi anlıyorum...ben de aynılarını yaşadım..."...
çok afedersin de;
siktir git...
Beni kimsenin gerçekten anlaması, aynı şeyleri yaşaması gibi bir durum söz konusu değil. Olaylar benzerlik gösterse de "ben" farklıyım. Kişiliğim, gücüm, sinir katsayım farklı.

Size kısaca hikayemi anlatayım. Bir çoğunuz "benim yerimde olsa ne yapardı acaba" diyecek, bir kısmınız ise özelimi buraya yazmamı yadırgayacak belki. umrumda değil...


Ben 28 Nisan 1992'de saat 07:00 sularında annemin karnına sancılar girdirmeye başlamışım. Nasıl bir Dünya'ya geleceğimi tahmin etmiş olsam gerek, 9buçuk ay çıkmamışım. 17:00'da suni sancıyla zorla Dünya'ya getirilmişim; çok can yakarak.
Benden önce 88 doğumlu abim var. Pek sevgi dolu olmasa da, küçükken çok kavga etmiş olsak da, onu çok severim.
5yaşıma kadar olan dönemi hatırlamıyorum. 5 yaşımda 4 büyük olay gerçekleşti. 1-Kız kardeşim, hayatımın anlamı Yağmur doğdu. 2-Üst üste 4 kere zatürre geçirdim uzun süre hastanelerde yattım. 3-Bademciklerimi aldılar. Ve 4-Babam kaçtı. Evet evet, bildiğiniz sorumluluğa gelemedi kaçtı. Ama biz soranlara öyle demiyoruz: Bizim kral babacığımız Rusya'da paraları karılarla....ay pardon, Rusya'ya bizim geleceğimiz için para kazanmaya büyük işler yapmaya gitti. Siz sormadan ben söyleyeyim. Kendisi serbest meslek erbabı. Tekstil, emlak, inşaat vs takılıyor. Allahı var, cebimizden para hiç eksik olmadı, 3 çocuğunu da anaokulundan üniversite sona kadar özelde okutuyor falan filan. Ama mesela ben hiç babamla sinemaya gitmedim. Ya da babam hiç benim kulağıma kiraz takıp fotoğrafımı çekmedi...
Sonra ben büyüdüm. Abim 3 kızın yanında fazla dayanamadığı için evdeki sorumluluk hep bendeydi. Hem annemin hem kız kardeşimin, hem annesi hem babası oldum. Bu arada, anne candır, kraldır, cennet onun ayakları altındadır...
Gel gelelim ben 18ime geldiğimde babam Türkiye'ye döndü. Dönüş ne dönüş: "Ben sizin babanızım ben ne dersem o olur". Bunun alkolik versiyonu: "Ben racon kesmem kafa keserim" ...Onun yerine abim Litvanya'ya gitti ordaki işlerin başına.
18 senedir baba yok, şimdi bi baba çıktı...iskele babası
19 oldum değişen bişey yok. Tek şey ben gittikçe ailemden daha fazla kopuyorum. Kız kardeşim ve annem için üzülüyorum. Onlar anneleri olmadan yaşayamazlar...
Olay bu işte

işte şimdi gel de uyu.
şştt arayıp ağlıyomusun falan diye sormayın sakın. Aslı Demir ağlamaz. güler. (tabi eğer sarhoş değilse...)

11 yorum:

  1. acitasyon gibi olmaması için şunu eklemek istiyorum.
    istesem de istemesem de, bu benim hayatım. sarıp sarmalamak gelmesin içinizden okadar da ölmedik. biz daha ölmedik. dağılın beyler...

    YanıtlaSil
  2. Bu hayat seni güçlendirmiş.İlerde götürdüklerinden çok geitirileri olur umarım.Ve harika yazıyosun. İnsanı etkiliyo yazılırın.

    YanıtlaSil
  3. hayat bu, insana bazen güler bazen ağlatır, bazılarımız doğustan şanslıdır bazılarımız da kötü kaderine boyun eğmek zorundadır. ne olursa olsun hayat devam edio. tek sen warsın kendin için başkası yok. herkesi unut kendine ve sevdiklerine yaşa

    YanıtlaSil
  4. Bunu yapıyorum. Gülümsüyorum. Teşekkürler

    YanıtlaSil
  5. Bence içini güzel dökmüşün acınacak bir durumunda yok zorluklar insanı güclendirir bu herzaman böyledir önemli olan zorluklarda sığınıcağın yerleri doğru belirlemektir. Bazılarımız kötü insanlara bazılarımız alkole bağzılarımız kumara bağzılarımız uyuşturucuya sığınırız ama bağzılarımızda doğru yerlere doğru şeylere . Yazını beğendim kendini güzel anlatmışın

    YanıtlaSil
  6. Kokoreç yemenin düşüncesi bile miğdemi bulandırırdı. Taksimde ilk kokoreç yediğim günü hatırlıyorumda sanki dünyanın en güzel şeyiydi. O yüzden de o gün biraz abartıp 3 yarım kokoreç yemiştim..Diceksinki nalaka:D..Şimdi o gün yediğim kokoreç asla bana o ilk günkü zevki vermicek...Bir hayalim olabilr, mesela bir ferrari sahibi olmak. Bu hayali kurarken elimde olan telefonu yere düşürdüğümde çatladı mı patladı mı? diye düşünmem.Çünkü aslında bir telefon sahibi olmaya da nasıl ki kokoreç in o inanılmaz tadına alıştıysam öylesine alışmışımdır.Şimdi evine bir ekmek götürebilmek için uğraşan didinen adamın hayali o yere düşürdüğüm telefon bile olamaz belki güzel sıcak bir akşam yemeği onun hayali ama sen önüne konan tabağı beğenmediğin için itebliosun.Yanlış anlama bnde iterim çünkü bizler alışıyoruz.Uyumak yada uyumamak değil olay alışmak yada alışmamak.İyi kötü bir ailen başını sokabileceğin sıcak bir evin ve daha nicesi yanıbaşında artık koca bir kızsın yanında kulaından çekicek bir baba olmasa bile seni geleceğe hazırlayan bir altyapı oluşturmuş ama parasıyla ama değil sonuçta bu imkanın var. Benim babam Rusyada değil burda yanıbaşımda içeri odada şuanda uyuyor.Ama sabah uyandığımda günaydını, gece uyuduğunda iyi geceleri olmayan bir adam.Onun için sigara aldığımda teşekkürü olmayan, ben evden çıkarken görüşrüz demeyen bir adam.Şimdi seninde hayalin bu olsun senelerdir varlığını gördüğün,yokluğunu hissettiğin bir hayat hayal et.

    YanıtlaSil
  7. canım benim sıkıntım o yokken bukadar yoktu. o yoktan var oldu ama hala yok ya. görürsün konuşamazsın. o tek başına konuşur. eline kumandasını alır seni duraklatır, dondurur...

    derdimiz senin baban benim babam diye sidik yarıştırmak değil elbet...

    lakin senin yorumundan benden bunu beklediğini çıkarıyorum:
    Tanrım, gene de buna bile şükürler olsun...

    YanıtlaSil
  8. Akşam sıcak yemeği hayal eden adamında bir çocuğu var elbet o yüzden urda senin yada benim babam değil problem hatta asıl roblem ve anlatılmak istenen babalarda değil.Yanlış bir çıkarımda bulunmuşsun, yani ortada bir sidik yarışı yok. sadece aslında alıştığının farkına var demek istedim. ölesi olsa daha mı iyi olurdu yada sende bir tabak yemeği hayal etseydn daha mı iiydi demek istedm hayaline kavuabilrsin değerni bil.değerini hepimiz bilelm...

    YanıtlaSil
  9. onu bunu bırakalım da. asıl istediğim ne biliyomusun, asıl düşündüğüm. Her zaman empati taraftarıyımdır, ama bu adama empati yapamıyorum. o çok zorluk çekse de(sonuçta ailesi onu sevmiyo yalnız) umrumda değil. çünkü hak etti. ben bencil ve intikamcıyımdır. kendi ailemin, hayatımın değerini çok iyi biliyorum. ama benim hayallerimde o yok. olmasın. yeter bence:) kısacası siktirsin gitsin umrumda değil kim nederse desin. oh be. iyi geceler

    YanıtlaSil